GİDİYORUM
Gidiyorum bu şehirden,
kulaklarımı tırmalayan çocuk seslerinden çok uzaklara.
çocuksuz sokakların ölüm sessizliğini içeren,
sonu gelmez bir bataklığa.
Gidiyorum bu şehirden,
annemin kahvaltı hazır sesinin ulaşamadığı bir yere.
Sevdiklerimin kokusunu bastıran mazot kokulu caddelere.
Gidiyorum bu şehirden,
gözlerini öptüğüm küçüklerimin,
yüzlerini göremeyecek kadar toza bulanmış, betondan yaşamların içine.
Gidiyorum bu şehirden,
babamın mezarında yeşeren otların uzanamadığı bir yere,
sinemi delen bir ayrılılığın,
kasvetli bir şarkının kol gezdiği diyarlara.
Gidiyorum bu şehirden...